Bilim Kitabı

1809’da Fransız doğa bilimci Jean-Baptiste Lamarck, Yeryüzünde yaşamın zaman içinde evrildiğini söyleyen ilk büyük teoriyi sundu. Teorisinin itici gücü, bugün yaşayanlardan farklı yaratıkların fosillerinin bulunmasıydı. 1796’da Fransız doğa bilimci Georges Cuvier, fosilleşmiş filinkine benzeyen kemiklerin…

18. yüzyılın sonuna gelindiğinde fosillerin, bir zamanlar yaşayan ve etraflarındaki çökelti katılaşıp kayaçlaşınca taşlaşan organizmaların kalıntıları olduğu genel olarak kabul edilmekteydi. Hem fosiller hem canlı organizmalar, İsveçli taksonomist Carl Linnaeus gibi doğa bilimciler tarafından ilk…

18. yüzyılın ortasında Avrupa’nın Sanayi Devrimi‘ne güç vermek için yakıt ve cevher bulma ihtiyacı, jeolojik haritalar çıkarmaya ilgiyi kamçıladı. Alman mineraloglar Johann Gottlob Lehmann ve Georg Christian Füchsel topoğrafyayı ve kayaç tabakalarını gösteren havadan ayrıntılı…

1800’de Alessandro Volta “volta pili“ni – dünyanın ilk pilini – icat etti ve çok geçmeden birçok bilim insanı pille deneyler yapmaya başladı. İngiliz kimyacı Humphry Davy pilin elektriğinin kimyasal bir tepkime tarafından üretildiğini anladı. Pilin…

18. yüzyılın sonuna doğru bilim insanları dünyanın bir dizi temel maddeden ya da kimyasal elementten oluştuğunu anlamaya başlamıştı. Ama hiç kimse bir elementin ne olduğundan emin değildi. İngiliz meteorolog John Dalton hava durumuna ilişkin incelemelerinde,…

19. yüzyılın dönümünde ışığın doğası sorunuyla ilgili bilimsel görüş bölünmüştü. Isaac Newton bir ışık demetinin sayısız, minik, hızlı hareket eden “taneciklerden” (parçacık) oluştuğunu savunmuştu. Işık mermiye benzer bu taneciklerden oluşursa, diyordu, ışığın düz çizgiler halinde…

1799’da elektrik bataryasının icadı, tamamen yeni bilimsel araştırma alanları açtı. Danimarka’da Hans Christian Orsted elektrik ile manyetizma arasında bir bağlantıyı tesadüfen keşfetti. Londra Royal Institution’da (Kraliyet Enstitüsü) Michael Faraday manyetik alanların şeklini kafasında canlandırdı ve…

Fransız kimyacı Joseph Proust 1794’te yayımladığı Sabit Oranlar Yasası, elementler nasıl birleşirse birleşsin, bir bileşikte her elementin oranının her zaman aynı olduğunu gösterir. Bu teori, elementlerle ilgili bu dönemde ortaya çıkıp modern kimyanın temelini oluşturan…

18. yüzyılın ortasında İsveçli botanikçi Carl Linnaeus, çiçek bölümlerinin hayvanlardaki üreme organlarına paralel olduğunu anladı. Kırk yıl sonra Christian Sprengel adlı Alman bir botanikçi, çiçekli bitkilerin tozlaşmasında ve dolayısıyla döllenmesinde böceklerin nasıl büyük bir rol…

17. yüzyılda Isaac Newton “Yer’i tartma”nın – ya da Yer’in yoğunluğunu hesaplamanın – yöntemlerini önermişti. Bu yöntemlerden biri, bir dağın kütleçekimin onu düşeyden ne kadar uzağa çektiğini bulmak için bir çekül ipinin dağın her tarafındaki…