17. yüzyılda bileşik mikroskobun geliştirilmesi, daha önce görülmeyen yapıların tamamen yeni dünyasını açtı. Basit bir mikroskop yalnızca bir mercekten oluştuğu halde, Felemenkli gözlükçülerin geliştirdiği bileşik mikroskop iki ya da daha fazla mercek kullanır ve genellikle daha fazla büyük gösterir.
İngiliz bilim insanı Robert Hooke, mikroskop kullanarak canlıları gözlemleyen ilk kişi değildi. Ama 1665’te Micrographia’sının yayımlanmasıyla birlikte, ilk çok satan popüler bilim yazarı oldu; yeni mikroskop bilimiyle okurlarını şaşkına çevirdi. Hooke’un kendisinin yaptığı aslına uygun bakır klişe çizimler, halkın daha önce hiç görmediği nesneleri – bitlerin ve pirelerin ayrıntılı anatomileri; bir sineğin petekgözü; bir tatarcığın ince kanatları – gösteriyordu. İnsan yapımı nesneler – bir iğrenin mikroskop altında küt görünen sivri ucu – de çizerek, gözlemlerinden yararlanarak, kristallerin nasıl oluştuğunu ve su donunca ne olduğunu da açıkladı. İngiliz günlük yazarı Samuel Pepys Micrographia’ya “hayatımda okuduğum en marifetli kitap” dedi.
Hücreleri Tarif Etmek
Hooke’un çizimlerinden biri, ince bir dilim mantarın çizimleriydi. Mantarın yapısında, bir manastırda keşişlerin hücrelerini ayıran duvarlara benzeyen bir şeyi fark etti. Bunlar, kayıtlara geçen ilk hücre – bütün canlı şeyleri oluşturan temel birim – tasvirleri ve çizimleriydi.
Hooke’un ölü mantar hücresi çizimleri, hücre duvarları arasındaki boş alanları gösterir. Canlı hücreler protoplazma içerir. 16 cm3 mantarda bir milyardan fazla hücre olduğunu hesapladı.
Mikroskop Altındaki Yaşamın Tarihsel Gelişimi
1600’lü yıllar – İlk bileşik mikroskop Hollanda’da, olasılıkla ya Hans Lippershey ya da Hans ve Zacharias Janssen tarafından geliştirilir.
1644 – İtalyan rahip ve kendi kendini yetiştirmiş bilim insanı Giovanni Battista Odierna, bir mikroskop kullanarak ilk canlı doku tasvirini üretir.
1674 – Antonie van Leeuwenhoek mikroskop altında tek hücreli organizmaları gören ilk kişidir.
1682 – Leeuwenhoek somon balığının kırmızı kan hücrelerinin içindeki çekirdekleri gözlemler.
1931 – Macar fizikçi Leo Szilard’ın elektron mikroskobunu bulması, daha yüksek çözünürlükte görüntü oluşturmaya olanak verir.